banner91

Köyden yol geçecek diye sevindiler, okul ile mezarlık elden gitti

SİNAN AYGÜL/BİTLİSBitlis’in Tatvan ilçesine bağlı Dalda (Engesor) köyünde yapılan toplulaştırma işlemi büyük bir karışıklığa sebep oldu. 360 nüfuslu ve 60 haneli Dalda köyünde ilk defa herkes birbirine düşman gözüyle bakıyor. Köy büyüklerinin dediğine göre tamamı akraba olan köydeki karmaşanın sebebi ise köyden geçecek olan yol için yapılan toplulaştırma işlemi.

KAMULAŞTIRMA YERİNE TOPLULAŞTIRMA

Nisan 2017 yılında ihalesi yapılan ve 2021 yılında bitirileceği söylenen 10 kilometrelik ‘Tatvan Çevre Yolu’nun büyük bir kısmı şahıs arazilerinden geçtiği için arazilerin bedeli karşılığında kamulaştırılması gerekiyordu. Ancak maliyetinin yüksek olacağı gerekçesiyle kamulaştırma yerine tarım arazilerini birleştirmek için kullanılan bir metot olan ‘toplulaştırma’ işlemi tercih edildi.

2017 yılında, toprak sahiplerinin rızası alınmadan alınan toplulaştırma kararı ise 2020 yılına kadar uygulanamadı.

Mağdur olduklarını söyleyen köylüler ise toplulaştırma işleminin yerinde tespitle değil uzaktan, harita üzerinde yapıldığını ve bundan dolayı trajikomik sorunların ortaya çıktığını iddia ediyor.

‘ALİ’NİN TARLASI VELİ’YE, VELİ’NİN TARLASI AHMET’E, AHMET’İN TARLASI MEHMET’E’

Köy sakinlerinden 65 yaşındaki Abdulhaluk Babür, projenin keyfi olarak değiştirilmesi ve kamulaştırma yerine toplulaştırma kararı alınmasından ve bu işlemin de usule uygun yapılmamasından dolayı mağdur olduklarını söylüyor.

Tam bir kriz içerisinde olduklarını dile getiren Babür, “Projenin ilk halinde yol hazine arazilerinden geçiyordu. Sonradan projeyi değiştirdiler. Yolun başladığı Rahva’da güzergah değiştirdiler, orada değişince tünel dağın ortasına denk getirildi. Tünelin ağzı bizim tapulu arazilerimize döndü. Tapulu arazilerimizden geçince normalde kamulaştırılıp bedelinin ödenmesi gerekiyordu. Ama ‘Kamulaştırma değil toplulaştırma yapacağız’ dediler. Tapularımız geçersiz oldu, Ali’nin tarlası Veli’ye verildi, Veli’nin Ahmet’e verildi, Ahmet’in Mehmet’e verildi bütün köy içiçe girdi. Biri geldi dedi ‘Okul benimdir’, başka biri geldi ‘Mezarlık benimdir devlet bana vermiş’ dedi. Köyde şuan neresi kimindir belli değil. Elimizde her tarla için az 3 tane tapu var. Hangisi geçerli biz de bilmiyoruz. Burada yolun hemen yanında, mera var, hazine arazisi var ama oralardan geçmiyor gelip bizim arazimizden geçiyor. Biz yola karşı değiliz, yol yapılmasından mutlu oluyoruz, memnun oluyoruz ama biz hakkımızı istiyoruz” diyor.

‘YETKİLİLER GELSİN BİZE ÇARE BULSUN’

Mağdur köylülerden 44 yaşındaki Servet Babür “Elimizdeki tapularda başkalarının hakkı var” diyerek yetkililere seslendi ve bir an önce çözüm bulunmasını istedi.

Babür “Bizim elimizde çevre yolu projesi öncesinden kalma yani 1978 tarihine ait tapular var. Daha sonra güncellediler 2014 yılında yeni bir tapu verdiler elimize. 2019 yılında toplulaştırma adı altında bize yeni bir tapu daha verdiler. Her tapunun içerisinde ayrı bir ihanet var, gittikçe tapular küçüldü ve elimizdeki tapularda şimdi başkasının hakkı var. Benim babamdan, dedemden kalma tapularım şuanda başkalarının elinde. Biz bunun hukuk devletinin içinde kabul görülmeyecek bir yanının olduğuna inanıyoruz. Yetkililer gelsin bize bir çare bulsun. Toplulaştırma yapılmışsa gelsinler göstersinler neresi kime verilmiş” dedi.

‘SİİRT’EN BİRİ GELDİ ‘OKUL BENİMDİR’ DEDİ’

Yola denk gelen tapulu arazilere karşılık başka bir yerde aynı özellikle arazi verilmesi anlamına gelen toplulaştırma işlemi, yerinde tespitle yapılmadığı için tarlalar birbirine karıştığı için ilginç sorunlar ortaya çıktı.

Yol güzergahı üzerinde arsası bulunan bir tapu sahibine kendi arsasına karşılık üzerinde Dalda Köyü İlkokulu’nun bulunduğu arsa verilmiş. Yine başka bir tapu sahibine ise köyün içinde bulunan geçmişi 500 yıl önceye dayanan tarihi mezar alanı verilmiş.
65 yaşına geldiğini ve bu yaşa kadar böyle bir olay yaşamadığını söyleyen köylülerden Abdulhaluk Babür, “Ben bir gün okul bahçesindeydim. Hasan isimli Siirtli olduğunu söyleyen bir adam geldi. ‘Engesor köyünün okulu bu mudur?’ diye sordu ‘Evet’ dedim. ‘Burayı bana vermişler’ dedi. Nasıl verildiğini sorduğumda ise, burayı ve birkaç yeri gösterip ‘Buralar benimdir, tapusu da budur. Yarın, öbür gün buraya gelir, yerleşirsem karşıma çıkmayın’ dedi. Bizim şuan okulumuz yok. Okul açılınca ne yapacağız bilmiyorum. Köyden 7-8 kilometre uzakta yolun başında Rahva mevkiinde Siirtli bir adamın arsası var ve toplulaştırma yapılıyor ona karşılık okulun yeri veriliyor. Batmanlı birine de mezarlık yeri verilmiş. Köyün içinde herkes birbirinin tarlasında, arsasında zaten” dedi.

AVUKAT GÜZELUÇAR: TOPLULAŞTIRMA AMACININ DIŞINA ÇIKILARAK UYGULANIYOR!

Toplulaştırma işleminin amacının dışına çıkılarak ve usulsüzce uygulanmaya çalışıldığına dikkat çeken köylülerin avukatı Ferit Güzeluçar bu şekilde bir işleyişi kabul etmelerinin mümkün olmadığını vurguladı.

Avukat Güzeluçar, “Toplulaştırma uygulamasının amacının dışına çıkarak bölgede yapılan çevre yolu projesi için yapılması ve projenin yürütülmesi sürecinde köy sakinleri olan maliklerin görüşü alınmadan yani sahaya inilmeden bilgisayar üzerinde parselasyon çalışmalarının yapılması sorunlara yol açmıştır. Toplulaştırma işlemi uygulamasının Çevre Yolu Projesi için yapılması hem amacına ulaşmamakta hem de arkasında başka amaçların olabileceği kuşkusuna yol açmaktadır. Yolun geçtiği güzergahta bulunan taşınmazların (tarlaları) alınmasına karşılık kendilerine herhangi bir bedel ödenmemiştir. Bunun yerine alınan taşınmazlarının karşılığında kendilerine ya devlet hazinesinden ya da komşu yerlerden yeni taşınmazlar verilmiştir. Fakat verilenlerin değerleri eski taşınmazların değerlerinden daha düşük olmakta veya mevki bakımından daha kötü bir yerlerde bulunmaktadır. İkinci olarak, maliklere ait taşınmazlar komşu taşınmazlarla birbirine karıştırılmış veya üst üste tapu edilmiştir.

Bu sebeple köy genelinde köylüler arasında sorunlar yaşanmaya başlanmıştır. Yalnızca bu sebep bile söz konusu işlemin arazi üzerinde çalışılmadan, köy sakinlerinin görüşü alınmadan, kanun ve yerleşik uygulamalara aykırı olarak yapıldığını göstermektedir. Son olarak, maliklere ait taşınmazlarda kanun maddesine aykırı bir şekilde yüzde 10’u aşan kesintiler yapılmıştır. Bütün bunlar neticesinde böyle bir işlemi kabul edemeyeceğimiz açıktır” dedi.

Gerekli itirazların yapıldığını ancak yine sonuç alamadıklarına dikkat çeken Güzeluçar, yürütmenin durdurulması talebinde bulunduklarını ve sonucu beklediklerini yine dava açarak keşif kararı aldırdıklarını söyledi.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.